Hubble tarafından yapılan gözlemlerde Büyük Patlamanın evrenin oluşumu kadar genişlemesinde de etkili olduğu görülmüştür. Genişleme üzerinde etkisi olan madde ve enerji, evrenin içerisinde yer alan kütlenin birbirine uyguladığı çekim ile doğrudan ilişkilidir. Evren de yer alan gökadalar ışık saçan bir kütleden daha fazlası olup “karanlık” bir kütleye sahiptir.
Karanlık Enerji Ölçülebilir Mi?
Karanlık Madde ve Karanlık Enerji her ne kadar birbirine tamamlayan iki kavram olarak görülse de birbirinden tamamen farklı içeriğe sahip konulardır. Karanlık madde elektromanyetik dalgalar ile etkileşimi olmayan, yalnızca madde üzerinde yarattığı kütle çekimsel etki ile belirlenen maddelerdir. Karanlık enerji ise evrenin sürekli genişlemesinde ve galaksilerin birbirlerinden uzaklaşmasına etkili olduğu varsayılan bir enerji türüdür.
Bilim adamları tarafından karanlık madde aksine enerji, parçacık olarak değerlendirilmeyip kozmolojik sabit ya da kütleçekim şeklinde bir etkiye yol açan bir tür özellik olarak görülmektedir. Evrenin daha çok ivmelenmesinden yola çıkılarak belirlenmeye çalışılan karanlık enerji, genel göreliliğe göre farklı uzaklıklar da farklı şekillerde işlenmektedir.
Mevcut kütleçekim kuramları fizikçiler tarafından bu olasılık üzerine daha basite indirgenirken kuramların gerçekliğini kanıtlamak için süpernova gözlemlerine ihtiyaç duyulduğu ortaya çıkarıldı. Yine belirlenen bulgulara göre w parametresinin hassas bir şekilde ölçülmesi durumunda durum denkleminin tanımlanabileceği belirtiliyor.
Lemaitre Einstein’in genel görelilik kuramından yararlanırken evrenin genişlediğini belirtmiş ve sabit w parametresinin -1 değerinde olduğunu belirtmişti. Her ne kadar günümüzde yapılan gözlemler bunu destekleyen sonuçlar sunsa da karanlık enerji belirlemesinde farklı olasılıkların olduğu düşünülüyor.
Gök Ada Dağılımları ve Karanlık Enerjinin Belirlenmesi
Dark Energy Survey gibi çalışmalar hem dağılımı hem de karanlık enerjinin belirlenmesini amaçlıyor. Fakat belirlenen süpernova sayısının her gözlem de artması nedeniyle ölçüm hassasiyeti sürekli değiştiriliyor. Büyük Patlama olarak isimlendirilen olay sırasında açığa çıkan sıcaklık ve basınç özelliklerine yönelik incelemeler, sayısal hidrodinamik simülasyonlar ile gerçekleştiriliyor.
Yine benzer modellemeler ile patlayan bir yıldızın yapısı ele alınarak genişleyen süpernova kalıntısında ışığın kat ettiği yol takip ediliyor ve yeni sonuçlar elde ediliyor. Son yapılan çalışmalar da evrende bulunan karanlık madde oranının %22 karanlık enerji oranının ise %74 olduğu tahmin ediliyor. Tip Ia süpernovaları üzerinde çalışmaların daha da gelişmesi durumunda daha net sonuçlara ulaşılacağı düşünülüyor.
Yararlanılan Kaynaklar
(1) http://www.spacetelescope.org/news/heic0709/
(2) http://www.darkenergysurvey.org/science/SN1A.shtml
(3) http://tr.wikipedia.org/wiki/Karanl%C4%B1k_enerji