Işık hızı bildiğiniz üzere bizim evrenimizde ulaşılabilecek en büyük hızdır. Bizim evrenimiz diyorum çünkü yapılan araştırmalarda bizim evrenimiz gibi birçok evrenin var olduğu tespit edilmiştir. Bizim evrenimizde ışığın ne gibi özellikleri var isterseniz önce bunu irdeleyelim.
Işık veya ışık hızında giden dalgalar relativite teoremine uygun hareket ederler. Siz bir gemide olsanız ve bu gemi ışık hızında hareket edecek olsa relativitenin kuralları işler. Yani geminin kütlesi sonsuza yakın bir değere ulaşır, zaman sıfır düzeyinde akar ve hacimde sıfır düzeyine düşer. Açıklamalarımdan anlayacağınız gibi ışık hızına ulaşmanın imkanı yoktur. Ama böyle bir yol bulunmuş olsa ve siz böyle bir gemide hareket etmiş olsanız birkaç dakikalık hareketten sonra Dünya’da neredeyse günler geçmiş olur. Hakeza geminizin yakıtı bu gemiyi hareket ettirecek enerji düzeyine hiçbir zaman ulaşamayacaktır. Peki "sayın yazar konunun başında bizim evrenimiz dışında evrenlerin olduğundan bahsetmiştiniz bunu açarmısınız" diyebilirsiniz. Evet bizim evrenimiz dışında evrenler var…Bunun tespitinde ise çok ilginçtir ki, ışık hızını geçen ve adına takyon adı verilen meteryaller etkin olmuştur. Işık hızını geçen mi dedim evet bu meteryaller ışık hızından daha hızlı hareket etmektedirler. Ama bu meteryaller bizim evrenimizde bulunmuyor, bu yüzden ışık hızını geçme imkanı buluyorlar.Bu meteryaller paralel evrenleri doğrular biçimde diğer evrenlerden gelmekte ve sadece laboratuvar ortamlarında tespit edilebilmektedirler. Bu meteryallerin özellikleri incelendiğinde ise ışık hızının üzerindeki taneciklerin özellikleri ortaya çıkmaktadır. Relativideki özellikler tamamen değişime uğramaktadır. Işık hzının üzerinde zaman eksi düzeye akmakta, kütle eksi düzeye ulaşmakta ve hacim olarakta bu meteryaller birden fazla yerde bulunabilmektedir. Bir konuya da değinmek istiyorum, ışık hızının üzerinde sonuç nedenden önce olmaktadır. Bizim evrenimizde yemek yemek için acıkmış olmamız gerekir; ancak ışık hızının üzerinde ise yemek yendiği için acıkma gerçekleşmektedir. Bir başka yazımda buluşmak üzere…Not:Bu makale yazılırken Taşkın Tuna’nın eserlerinden faydalanılmıştır. webmaster@lutfisahin.com